CEHVEN: (Ar.). - Kurtuba'da yerleşmiş, birçok alim, fakih, vezir yetiştirmiş meşhur bir Arap ailesi. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
CELADET: (Ar.). 1. Gözüpeklik. 2. Yi itlik. 3. Kahramanlık.
CELAL: (Ar.) Er. 1. Büyüklük, ululuk azamet. 2. Hiddet, öfke. 3. Allah'ın "Kahhar, cebbar, mütekebbir" gibi sertlik ve büyüklük ifade eden sıfatları. Kur'an'da Rahman suresi 27, 78. ayetlerde geçmektedir. Zül Celali; Celal sahibi Allah.
CELALEDDİN: (Ar.) Er. 1. Dini savunan. 2. Dinin ululadı ı, övdü ü. Celaleddin Harizmşah: Son Harizm hükümdarı (Öl. 1231). Celaleddin Rumi: Ünlü Türk mutasavvıfı, Mevlana. - Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılmaktadır.
CELASUN: (Tür.) Er. 1. Kahraman, cesur, atak, delikanlı, yi it. 2. Genç sa lıklı, gürbüz.
CELAYİR: (Tür.) Er. - Mo ol kavminin bir kolu olup birçok kabileyi bünyesinde toplamıştır. Celayirliler devleti, kendisine İlhanlılar devletini örnek almıştır.
CELİL: (Ar.) Er. 1. Büyük, ulu. (bkz. Celal). Allah için sıfat olarak kullanılır. 2. Osmanlı devletinde vezir ve müşir rütbelerinde bulunanlara hitapta bu sıfat kullanılırdı. 3. Güzel sanatlarda bir yazı stili.
CELİLAY: (a.t.i.). - Ulu, yüce ay. -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
CELİLE: (Ar.) Ka. - (bkz. Celil).
CELVET: (Ar.) Er. 1. Yerini yurdunu terk etmek. 2. Tasavvufta, kulun, Allanın sıfatlarıyla halvetten çıkışına ve fena fillahda fani oluşuna denilir. Celvetiye; Aziz Mahmud Hüdayi'nin kurdu u tarikatının adı.
CEM: (Ar.) Er. 1. Toplama, biraraya getirme, yı ma. 2. Hükümdar, şah. 3. Süleyman Peygamberin lakabı. 4. Büyük İskender'in lakabı. Cem Sultan: Fatih Sultan Mehmed'in Çiçek hatundan olma o lu (1459-1495).
CEMAL: (Ar.) Er. - Yüz güzelli i, zahiri ve batıni güzellik. Allah'ın rahmetle tecellisi. Allah'ın lütuf, ihsan, rıza sıfatlarının karşılı ı.
CEMALLEDDİN: (Ar.) Er. 1. Dinin cemali, parlak yüzü. Daha çok şeref unvanı olarak kullanılmıştır. el-Cevad el-İsfahani tarafından ilk defa kullanılmıştır.
CEMALULLAH: (Ar.) Er. - Allah'ın lütfü, ba ışı.
CEMİL: (Ar.) Er. 1. Güzel erkek. 2. İyilikle anma. 3. Eskiden okullarda verilen başan ka ıdı.
CEMİLE: (Ar.) Ka. 1. Güzel kadın. 2. Gönül almak amacıyla yapılan davranış. 3. İlk Emevi devrinde yaşamış meşhur Arap şarkıcısı.
CEMİNUR: (Ar.) Ka. - Işık, nur toplulu u, çok nurlu, aydınlık kimse.
CEMRE: (Ar.) Er. 1. Ateş. 2. Kor halinde ateş. 3. Şubat ayında azar azar artan sıcaklık. 4. Hacıların Mina'da şeytan taşlaması. Küçük taş parçası. Arafat'ta hacıların şeytan taşlamaları.
CEMŞASB: (Fars) Er. 1. Hz. Süleyman. 2. Cemşid'in o lu.
CEMŞİD: (Fars.) Er. - Cemşasb'ın babası.
CENAB: (Ar.) Er. - "Yan"manasına gelir. Şeref, onur ve büyüklük terimi olarak kullanılır. Hazret, Cenab-ı Hakk, Cenab-ı Halik, Allah. - Dil kuralı açısından "b/p" olarak kullanılmaktadır.
CENAN: (Ar.) Ka. - Kalb, yürek, gönül.
CENGAVER: (Fars.) Er. Savaşçı, silahşor. Savaşı seven, savaşkan, dövüşken.
CENGEL: (Fars.) Er. - Orman.
CENGER: (Fars.) Er. - (bkz. Cengaver).
CENGİZ: (Tür.) Er. - Cengiz Han. Mo ol İmparatorlu u'nun kurucusu, asıl adı Timuçin'dir. Mo olcada Çing sıfatının ço ulu olarak, güçlü, kuvvetli anlamındadır. İslam ülkelerine düzenledi i seferlerle acımasız ve gaddarca müslümanları katletti. İslam medeniyetine büyük ölçüde tahribat verdi.
CENK: (Fars.) Er. - Harp, savaş, kavga. - İsim olarak kullanılması uygun de ildir. Hz. Peygamberin de iştirdi i isimlerden birisi.
CENKER: (f.t.i.) Er. - İyi savaşan, savaşçı.
CENNET: (Ar.) Ka. 1. Uçmak. 2. Bahçe. 3. Çok ferah ve havadar yer. 4. Firdevs. - Allah'ın insanlara müjdeledi i, ölümden sonraki alemde bulunan, Allah'a inanan, günah işlememiş veya günahlarından temizlenmiş olanların girece i fevkalade güzel yer. 8 cennet oldu u rivayet edilmiştir. Daru'1-Celal, Daru's-Selam, Cennetü'l-Me'va, Cennetü'1-Huld, Cennetü'n-Naim, Cennetü'l-Firdevs, Cennetü'l-Karar, Cennetü'1-Adn.
CEREN: (Tür.) Ka. - Halk a zında "ceylan" anlamına gelir.
CERİB: (Ar.). - Hububat için kullanılan bir ölçek. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
CERİR: (Ar.) Er. İp, halat. Yular anlamında. Sahabeden bu ismi taşıyanlar vardır.
CERİT: (Ar.) Er. 1. Verimsiz çorak yer. 2. Bekar.
CESARET: (Ar.) Ka. - Yüreklilik, korkusuzluk. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
CESİM: (Ar.) Er. - İri, büyük, kocaman, ulu, mühim.
CESİMİ: (Ar.) Er. - İri, büyük.
CESUR: (Ar.) Er. - Cesaretli, yürekli, yi it, gözüpek, atılgan.