AllaTurkaa

ŞEYTAN ÇARPMASI


Ailenizde, arkadaşlarınız arasında, komşularınız içinde yüzü gözü çarpılmış, bakışları değişmiş, acınacak durumda olan insanlara denilir ki, BUNU ŞEYTAN ÇARPMIŞ.

Eminim siz de bu insanlar için böyle diyor, ya da düşünüyorsunuz.Oysa bunlar sinirsel, doğuştan, ya da kaza sonucu olmuş hastalıklardır. Şeytan çarpması ile hiç ilgisi yoktur. Şeytan çarpması farklıdır ve başka bir şeydir.

Arapçada Şeytan, iyiden, güzelden ve doğrudan uzak olan her şeyin adıdır.

İyi, güzel ve doğrudan uzak olan insan, her türlü kurum, kuruluş, örgüt de şeytandır.

Başka bir ifade ile Şeytan, insanın içindeki kötü düşüncelerdir. Kendi içindeki kötü düşüncelere esir olmuş insanın aklı azalır, duygularını kontrol edemez, mantıklı düşünemez, kendine ve çevresine zarar verici davranışlarda bulunur. İşte bu insanı artık Şeytan çarpmıştır.

İçimizdeki kötü düşünceler rahat durmazlar, sürekli olarak bize “şunu yaparsan daha çok zevk alırsın, kim bilecek ya, şu parayı al koy cebine, şu kadın yada erkek tam sana göre , amaaan, kolayı içtin, ya da gazozu vur tekmeyi bakalım kutusuna, nereye kadar gider, şurda bir falcı varmış iyi fal bakar geleceği söylüyormuş, bu kadar enayi varken çalışılır mı, onların sırtından geçinirim ben, şu cüzdan yere düşmüş, sahibini bulup da ne yapacaksın, al koy cebine, kimse görmez, bak bak şu yaşlı adam emekli, nedecek parayı, cüzdanını al kaç, şu kadının da çantasını kapkaç, akşama ne içeceksin…” bu ve benzeri şeyleri işte o kötü düşünceler söyletir durur.

Bu kötü düşünceler, insanın içinde durmazlar, dışarıya zarar verici eylem olarak yansırlar. Kendini düşünen ve zevkinin peşinde koşan, ölünce de bir hesap vermeyeceğine inanan insan kötülük yapmaktan vazgeçmez. İşte, şeytana çarpılan insan, böyle bir insandır.

Şeytan ile insan arasındaki ilişkinin başlangıcı Kuran’da bir çok yerde özellikle de Hicr Suresinin 28 ile 40. Ayetleri arasında şöyle anlatılır. Her insanın bu ilişkinin başlangıcını çok iyi bilmesi gerekir. Ancak o zaman Şeytan’ı ve onun ne yapmak istediğini daha iyi anlayacaktır.

Hicr Suresi 28'den 40. ayete kadar:

28. Hatırla o zamanı ki Rabbin meleklere, "Ben, kupkuru bir çamurdan, değişken, cıvık balçıktan bir insan yaratacağım." demişti.

29. "Onu, amaçlanan düzgünlüğe ulaştırıp öz ruhumdan içine üflediğim zaman, önünde hemen secdeye kapanın."

30. Meleklerin tümü, toplu halde secde ettiler.

31. İblis müstesna. O, secde edenlerle beraber olmaya karşı çıktı.

33. Dedi: "Kuru bir çamurdan, değişken-cıvık bir balçıktan yarattığın bir insana secde etmek için var olmadım."

34. Buyurdu: "Öyleyse çık oradan, çünkü kovuldun."

35. "Din gününe kadar üzerinde lanet var."

36. Dedi: "Rabbim, onların diriltileceği güne kadar bana süre ver."

37. Buyurdu: "Hadi, süre verilenlerdensin."

38. "Bilinen vaktin gününe kadar..."

39. Dedi: "Rabbim! Beni azdırmana yemin ederim ki, yeryüzünde onlar için mutlaka süslemeler yapacağım ve onların tümünü kesinlikle azdıracağım."

40. "İçlerinden riyaya sapmamış, samimi kulların müstesna."

Henüz insan yaratılmadan önce Allah, Meleklere insanı yaratacağını, ona can vereceğini ve meleklerin de insana secde etmesi gerektiğini istiyor, Melekler secde ediyorlar, sonra iblis, çamurdan yaratılan birine secde etmeyeceğini söyleyerek Allah’ın emrine karşı geliyor. Allah da ona lanet ediyor. İblis, Allahtan insanları azdırması için süre istiyor ve Allah da ona istediğini veriyor. Ve İblis, insanları mutlaka azdıracağını söylüyor. Ve işte o zaman riyaya sapmamış ve arınmış, samimi kullarını azdırmayacağını, yoldan çıkarmayacağını dair Allah’a söz veriyor.
Yani şeytan insanın içindeki kontrol edilemez bir güçtür, bir melektir. O, yani şeytan insanın emrine girmez, insanı içten kuşatan ve insanı emrine alan, insanı azdıran kötülük fısıldayan bir güçtür.

insanın içindeki kötü düşünceler o insana etki ediyor. Yani şeytana çarpılmış oluyor, şeytana çarpılmış olan bu insan da başka insanları kendi gibi kötü ve ahlaksız düşünmeye götürüyor. Böylece insanın kendi içindeki şeytandan başka, kendi gibi şeytana çarpılmış insan şeytanlarının da etkisi altına giriyor. Kuran'da Nas Suresinin 6. ayetinde insanların da şeytan olabilecekleri açıkca bildirilmektedir.

Allah, şeytan gibi kötü düşünenlere ve bu kötülüğü çevresine yapanlara lanet etmiştir, yani onu rahmetinden uzaklaştırmıştır. Gerisini Kuran'dan dinleyelim.

Allah o şeytana lanet etmiştir. Demişti ki o: "Senin kullarından belirli bir pay elbette alacağım." Nisa 118

"Yemin olsun, onları saptıracağım, onları kuruntulara/hurafelere/anlamını bilmeden okumaya mutlaka iteceğim. Onlara mutlaka emir vereceğim de davarların kulaklarını yaracaklar; onlara muhakkak emredeceğim de Allah'ın yaratışını/yarattıklarını değiştirecekler." Kim Allah'ı bırakıp da şeytanı yandaş edinirse açık bir hüsrana kesinlikle yuvarlanmış olacaktır. Nisa 119

Şeytan, onlara söz verir, ümit verip hayal kurdurur, hurafeye/anlamını bilmeden okumaya iter. Ama o, onlara bir aldanıştan başka hiçbir şey vaat etmez. Nisa 120

şeytan ve şeytan gibi düşünenler insanlara başka neler yaptırırlar, bunları öğrenmek için, insanı en iyi bilen Allah'ın kitabından tek tek bakalım:

Şeytan insanı yoldan çıkarır.

Adem ile Havva’nın ayaklarını kaydırıp sınırı aşırtarak onları Cennetten o çıkardı. Bakara Suresi 36 Adem ile Havva’ya bunu yaptıran şeytan, bu günün insanının da ayakları kaydırmaya, Allah’ın sınırlarının dışına çıkartmaya devam etmektedir.

Şeytan insana açık bir düşmandır.

Ey insanlar! Yeryüzündeki helâl ve temiz, hoş, yararlı şeylerden yiyin ve şeytanın adımlarını izlemeyin. Şüphesiz o, sizin için apaçık bir düşmandır. Bakara 168

Şeytan, kötülüğü, sınırları aşmayı, ahlaksızlığı, Allah üzerine bilmediğiniz şeyler söylemenizi emreder.

O, size yalnızca kötülüğü, aşırılığı ve Allah üzerine bilmediğiniz şeyleri söylemenizi emreder. Bakara 169

Şeytan, insanı yardım etme paran biter aç kalırsın diye fakirlikle korkutur. Her türlü çirkin işleri yapmaya ve ahlaksız davranışlarda bulunmaya teşvik eder.

Şeytan, sizi fakirlikle korkutur, size çirkinliği ve hayasızlığı emreder. Allah ise, size kendisinden bağışlama ve bol ihsan vâdeder. Ve Allah ilmi ve rahmeti sonsuz geniş olandır, en iyi bilendir." Bakara; 268:

Şeytan, Allah'ı anmaktan, insanı düşünmekten alakoyar ve insanı rezil eder.

Hiç şüphesiz bana geldikten sonra, beni Zikir'den o saptırdı. Ve şeytan insan için bir rezil edenmiş!" der. Furkan 29

Şeytan, Allah ile kul arasına insanı şirke götüren varlıklar koyarlar, ya da kendilerine insanı kul köle ederler.

Onlar, Allah'ın astlarından, yalnızca dişilere yakarırlar. Ve onlar ancak inatçı şeytana yakarırlar. Nisa 117

Şeytan, insanı öyle saptırır ki, o sapmadan insan geri dönemez.
Şeytan, insanlara yapmakta oldukları kötü şeyleri çekici ve süslü gösteriyor ki, bu şeyleri daha çok yapsınlar, hem kendilerine hem topluma zarar versinler diye.

Onlara, zorlu azabımız geldiği zaman yalvarmaları gerekmez miydi? Ama onların kalpleri katılaştı ve şeytan onlara yapmakta olduklarını çekici gösterdi (süsledi). Enam 43

Şeytan, kötülüğü emreder, siz o kötülüğü yapmaya başladığınızda bir adım öteki kötü olanı da ister, sonra bir ötekini de.. Böylece yapılanlar geri dönülmez bir hal alır. Ama o hala kötülüğü emretmeye devam eder.

Ey iman etmiş kişiler! Şeytanın adımlarını izlemeyin. Ve kim şeytanın adımlarını izlerse, hiç şüphesiz o, fahşayı (çirkin utanmazlıkları) ve kötülüğü emreder. Ve eğer ki üzerinizde Allah'ın fazlı ve rahmeti olmasaydı, sizden hiç biri ebedi olarak temize çıkamazdı. Ama Allah, dilediği kimseyi temize çıkarır. Allah, en iyi işitendir, en iyi bilendir. Nur 21

Şeytan, kötü yapılan işleri güzel gösterir, insanları aldatır. Şeytan bile Allah’tan korkarken, şeytana inananlar Allah’tan korkmamaktadırlar. İnsanların bunu çok iyi düşünmeleri gerekmektedir.

O zaman şeytan onlara amellerini çekici göstermiş ve onlara: "Bu gün sizi insanlardan bozguna uğratacak kimse yoktur ve ben de sizin yardımcınızım.” Demişti. Ne zaman ki, iki topluluk birbirini görür oldu, o, iki topuğu üstüne geri döndü ve: “ Şüphesiz ben sizden uzağım. Çünkü ben sizin görmediğinizi görmekteyim, ben Allah’tan da korkmaktayım.” Dedi. Allah sonuçlandırması pek şiddetli olandır. Enfal 48

Şeytan, insanın Allah’ı inkar etmesini, O’nun emirlerini yerine getirmesini görünce, insan,şeytandan daha şeytan olmaktadır. Şeytan Allah’tan korkarken, insan Allah’ı inkara devam etmektedir.

Durumları, şeytanın durumuna benziyor. Hani, şeytan insana, "Küfret/inkâr et!" der, insan küfür ve inkâra sapınca da şöyle konuşur: "Vallahi ben senden uzağım; ben, âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım!". Haşr 16

Şeytan, insana Allah’ı anmayı terk ettirir, hatırlamasına mani olur, insanları bölüp parçalar.
:
Şeytan onları istilâ etmişti de onlara Allah'ı anmayı terkettirmişti. Onlar, şeytanın hizbidir (gurubudur). İyi bilin ki şeytanın hizbi kesinlikle kaybedenlerdir. Mücadele 19

Şeytan, kendine uyanları kardeşi bilir, zevkleri için mallarını ölçüsüzce yeyip içmelerini ister.

Şüphesiz saçıp savuranlar, şeytanların kardeşleridir. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür. İsra 27

İnsan, şeytanın kendine zarar verdiğini anlayınca,şeytana lanet eder, ama şeytan oralı bile olmaz, insanla kendine uyup zarar gördüğü için alay eder, gülüp geçer gider. İnsan ise kendi ile ziyan içinde baş başa kalır.

Ve iş bitince şeytan onlara, "Şüphesiz ki Allah size gerçek va'dı vaad etti, ben de size vaad ettim, hemen de caydım. Zaten benim size karşı bir gücüm yoktu. Ancak ben sizi çağırdım, siz de icabet ettiniz. O nedenle beni kınamayın, kendi kendinizi kınayın! Ben sizi kurtaramam, siz de benim kurtarıcım değilsiniz! Ben, önceden beni Allah'a ortak koşmanızı da kabul etmemiştim." dedi. Kesinlikle zalimler için acı bir azab vardır! İbrahim 22

İnsanlar içki içerler, kumar oynarlar, Allah’tan değil falcıdan, fal oklarından medet umarlar. Bunları yapanlar şeytanın aldatması altındadırlar, Bu tür şeyleri yapanlar Şeytanın isteklerini yerine getiren insanlardır. Aldatılıyorlar, yoldan çıkıyorlar da farkında değillerdir.

Ey iman etmiş kişiler! Aklı örten,İçki, uyuşturucu, kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak şeytan işlerinden pisliklerdir. Öyleyse bunlardan kaçının; umulur ki, kurtuluşa erersiniz.Maide 90

Şeytan, insanlar arasına kin sokmak, dua etmek, yardım ve destek sağlamaktan uzak durmanızı ister.

Gerçekten şeytan, içki ve kumarda sizin aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi, Allah'ın zikrinden ve salattan (namazdan ve sosyal destekten) alıkoymak ister. Öyleyse sona erdirmişler (vazgeçmişler) misiniz? Maide 91

Seytan, iman edenleri barışa değil savaşa götürür.

Ey iman edenler! Hep birden barışa girin. Sakın şeytanın peşinden gitmeyin. Çünkü o, apaçık düşmanınızdır.Bakara 208

Şeytan, kötü bir arkadaştır. Kötü arkadaşa uyanlar, kötü işler yaparlar. Kötü iş yapanlar da hem kendilerine hem ailelerine hem de çavresine zarar verirler.

Allah'a ve ahiret gününe inanmadıkları halde mallarını, insanlara gösteriş için sarfedenler de (ahirette azaba duçar olurlar). Şeytan bir kimseye arkadaş olursa, ne kötü bir arkadaştır o! Nisa 38

Allah'a iman eden, O'na güvenen insanlara Allah'ın izni olmadan şeytan hiç bir şekilde zarar veremez. Allah,kendine iman edenlere daima yardım eder.

İnsan güzel bir şey yapmaya karar verince Şeytan hemen devreye girer ve kafa karışıklığı yapar, insan kararından dönmeyince şeytan ondan uzaklaşır.

İman sahibi insan şeytan ve şeytanlaşmış insanlardan değil, Allah'tan korkmalıdır.

Şeytan Allah’a asidir, isyan etmiştir. Yaratanına asi olan bir varlık, Yaratanın diğer yarattıklarına da isyan eder ve onları yoldan çıkarır.

Şeytan insana yorgunluk verir, eziyet eder, üzer, mutsuz eder.

Şeytan ve şeytansı insanlar, insanları Allah ile aldatırlar. Bu insanlar Allah derler, dua ederler, mümin görünürler, ama bu maskelerinin gerisinde şeytandan daha tehlikelidirler. İman sahibi insanları aldatırlar. Onun aldatma görevi varsa, iman sahibi insanların da aklını kullanarak ve Kuran'a sımsıkı yapışarak aldanmama görevleleri vardır.

Şeytan,Alemlerin Rabbi Allah'tan korkarken, şeytanlaşmış insan şeytanın bir sözü ile Allah'ı inkar eder.

Şeytan ve insan şeytanları insanları davar gibi, koyun gibi gütmek isterler. Mümin, ancak kendisi isterse şeytan ve insan şeytanı insanı davar gibi güdebilir. Yoksa asla güdemez.

İçimize şeytana uymayacak kadar güç Allah tarafından konmuştur.

Kötüler zalimlerdir. Onlardan uzak durmak iman edenin görevidir. yoksa.. yoksa ne olur, bakınız Allah ne diyor:

Zulmedenlere eğilim göstermeyin. YOKSA SİZİ ATEŞ YAKAR. Hud 113

Özetlemek gerekirse:

Ayetlerde görülüyor ki, ŞEYTAN:

- Haramın yenmesini, haksız kazanç elde edilmesini emreden ve öneren,
- Kötülük, hayasızlık ve Allah'a karşı bilmediğimiz şeyleri söylememizi emreden,
- Bizi fakirlikle korkutan,
- Bizi kuruntulara düşüren,
- Allah'ın yarattıklarını değiştirmeyi emreden,
- Bizleri kandırmak için bizlere yaldızlı sözler fısıldayan,
- Bize vesvese verip, kışkırtıp kafa bulandıran,
- Yaptığımız amellerimizle bizi şımartan,
- Bizi azdıran,
- İçki/uyuşturucu ve kumarla, aramıza düşmanlık ve kin sokmak isteyen,
- Allah'ı anmaktan ve namazdan, sosyal destekten bizi geri durdurmak isteyen,

KİŞİLER ve GÜÇLERDİR.

Şeytana çarpılan kişi:

Allah'a karşı gelir,
- Hayasızdır, edepsizdir, kötüleşmiştir
- Haksız kazanç peşinde koşar,
- Bilmediği şeyleri konuşur,
- Fakirlikten, fakir düşmekten korkar,
- Savurgandır,
- Kuruntuludur, şımarıktır, kışkırtılmıştır,
- Aldanmıştır,
- Azmıştır, çevresiyle arası bozulmuştur,
- Dönektir,
- Bilgilenmeye, aydınlanmaya kapalıdır.

Şeytanın ve kötü insanların şerrinden Allah'a sığınırız.