Nasıl kokuyordu toprak, ıslak her yer ıslak
Bir yağmur akşamıydı gökyüzü parlak
Yeryüzü silik..
Sana dokunuyordu gözlerim
Ne kadarda hızlıydı yüreğin, ürperdim
Sümbül kokuları vardı keskin
Baygın hanımeller, sevdalı menekşeler
Düğünüydü aşkımızın, senin sağdıcındı yağmur
Benimse nedimelerim çiçekler
Kar rengi gelinliğim, senin geceyle eşti kostümün
Ağustos böceği eşliğinde
Karınca topluluğu orkestrasıydı gecemizin
Evrenin gördüğü en güzel valsi yapıyordu bedenlerimiz
Geceye şakıyan kuşlar uçmayı unutmuşlar
Nihaventten, hicazdan bazen de makamsız söylüyorlar
Kimler şahit olmadı bu geceye kimler eşlik etmedi bize
Belki biraz sevgiye hasret kalpler de vardı bizle
Ama o gece var ya o gece, miracıydı aşkımızın bence
Bir yağmur akşamıydı sevgimize şahit
Islak, her yer ıslak...
Keşke diyorum hiç uyanmadan kalsaydım rüyada
Sabaha kavuşmayan gece olsaydı o gece dünyada
Uyanmasaydım hiç
O yağmur akşamında yaşasaydı sevgimiz
Bitmeseydi, bitmeseydi hiç...
