Sayın ziyaretçi, AllaTurkaa sitesine hoş geldiniz.
Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz.
Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz.
Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz.
Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.
RÜBAİ - ÖMER HAYYAM
Şiirler
İnsan yiyeceksiz, giyeceksiz edemez:
Bunlar için didinmene bir şey denmez.
Ondan ötesi ha olmuş, ha olmamış:
Bu güzelim ömrünü satmaya değmez.
RÜBAİ - ÖMER HAYYAM
Şiirler
Ömür defterinden bir fal açtım gönlümce;
Halden anlar bir dost gelip falı görünce:
Ne mutlu sana, dedi; daha ne istersin:
Ay gibi bir sevgili, yıl gibi bir gece.
RÜBAİ - ÖMER HAYYAM
Şiirler
Neylesem bu benim iç kavgalarımla?
Pişmanlığım, kendime düşmanlığımla?
Sen bağışlasan da ben yerim kendimi:
Neylesem bu yüzkaram, bu utancımla?
RÜBAİ - ÖMER HAYYAM
Şiirler
Dünyada akla değer veren yok madem,
Aklı az olanın parası çok madem,
Getir şu şarabı, alın aklımızı:
Belki böyle beğenir bizi el alem!
PERGEL - ÖMER HAYYAM
Şiirler
Sevgili, seninle ben pergel gibiyiz
İki başımız var, bir bedenimiz
Ne kadar dönersem döneyim çevrende
Er geç başbaşa verecek değil miyiz?
dünya dediğin bir bakışımızdır bizim;
ceyhun nehri kanlı göz yaşımızdır bizim;
cehennem, boşuna dert çektiğimiz günler,
cennetse gün ettiğimiz günlerdir bizim
Ömer Hayyam
Gören göze güzel, çirkin hepsi bir;
Aşıklara cennet, cehennem, hepsi bir;
Ermiş ha çul giymiş, ha atlas;
Yün yastık, taş yastık, seven başa hepsi bir.
Ömer Hayyam
Mal mülk düşkünleri rahat yüzü görmezler,
Bin bir derde düşer, canlarından bezerler.
Öyleyken, ne tuhaftır, yine de övünür,
Onlar gibi olmayana adam demezler.
Ey doğru yolun yolcusu, çaresiz kalma;
çıkma kendinden dışarı, serseri olma;
kendi içine sefer et erenler gibi:
sen görenlerdensin, dünya seyrine dalma.
Ömer Hayyam
Dert içinde sevinci bul da yaşa;
Haksız düzende haklı ol da yaşa;
Sonu nasıl olsa yokluk dünyanın,
Varından, yoğundan kurtul da yaşa
Ömer Hayyam
Sevgili, seninle ben pergel gibiyiz:
İki başımız var, bir tek bedenimiz.
Ne kadar dönersem döneyim çevrende:
Er geç baş başa verecek değil miyiz ?
Ömer Hayyam
Girme şu alçakların hizmetine
Konma sinek gibi pislik üstüne
İki günde bir somun ye ne olur
Yüreğinin kanını iç de boyun eğme..
Ömer Hayyam
Ben, gönlü temiz insana kurban olayım.
gezsin başım üstünde bnim, hoş tutayım.
ham insanı al karşına, söylet azıcık,
dön, sonra cehennem ne imiş, gel sorayım.
Ömer Hayyam
Geçmiş olan dünden hiç yad etme,
Yarın da gelmemişken feryad etme,
Düşünme geleceği de geçmişi de,
Şimdi şen ol da yaşamı berbad etme.
Ömer Hayyam
Ey kör! bu yer, bu gök bu yıldızlar boştur boş
bırak onu bunu da gönlünü hoş tut hoş
şu durmadan kurulup dağılan evrende
alacağın bir nefestir o da boştur boş!
Ömer Hayyam
Yarım somunun var mı, bir de ufak evin
kimsenin kulu kölesi değil misin?
kimsenin sırtından geçindiğin de yok.
keyfine bak... En hoş dünyası olan sensin
Ömer Hayyam
Gönlüm dünleri aranıp, feryat etme.
Zevk almak için yarınlar icat etme.
Dünler düş olup gitti, yarınlar ise hayal.
Cahilce şu gerçek günü berbat etme.
Ömer Hayyam
Hem aklın mutluluk peşinde senin,
Hem söylerim, söylerim dinlemezsin;
Aldığın her nefesin kadrini bil
Ot değilsin ki kesildikçe bitesin.
Ömer Hayyam
Ey zaman, bilmez misin ettiğin kötülükleri?
Sana düşer azapların, tövbelerin beteri.
Alçakları besler, yoksulları ezer durursun:
Ya bunak bir ihtiyarsın, ya da eşeğin biri.
Ömer Hayyam
Var mı daha ağır yük zamanı çekmek kadar,
Yaşama sebebimsin su kadar, ekmek kadar,
Hasretin, özlemin, her şeyin bir tadı var.
Seni özlemekte güzel, seni sevmek kadar....
~Ömer Hayyam~