Doğum Günün Kutlu Olsun Efendim!
Ah Efendim!
Nasıl dile getirilir ki seni sevmek?
Mim Ha Mim Dal.
Muhammed-i Mustafa Sallallahu Aleyhi Vesellem.
Muhabbete seninle başlamak Ey Nebî
Selâm etmek sana, âline ve ashabına…
…
Aşkın nasıl tezyîn eder semtimizi Efendim!
“Ey Habibim!” nidasına nasıl titremez kalp?
Ey nûrdan yaratılan, yaratılmışların en yücesi Efendim!
Yeryüzüne teşrif ettiğin anda yeşerdi âlemin meyvesi!
Ey kâinatın ortasındaki biricik gül, ne olur bize bir gül!
Ey nûruyla dünyanın şeklini değiştiren Nebî!
“Levlâke Levlâk lemâ halaktü’l-eflâk” sırrının öznesi!
Ey Kureyşli kuru et yiyen kadının oğlu Efendim!
“İkra” hitabıyla kalbi titreyen, üşüyen Ümmî!
Üşüyorum yokluğundan, ört beni Efendim!
Kitabın aşkına, kalemin aşkına, varlığın aşkına,
Allah aşkına, ört beni Efendim üşüyorum!
Senin aşkın söz ehlinin kalbine, kalbinden diline,
Zaman dev dalgalı ölüm denizi Efendim!
Kâab gibi gireyim hırkana, sarsın aşkın varlığımı…
Gül Efendim özlüyoruz seni…
Üveys gibi, Yunus gibi özlüyoruz Efendim!
Bir mübarek sefer bekliyor kalplerimiz,
Arayı arayı bulsak izini Efendim,
Çölleri aşıp eşiğine yüz sürse benliğimiz…
Adın kainatın kalbini şenlendirdi Efendim,
Mürekkep seni yazdı kamışın ucunda,
Hattat senin adınla daldı rüyalara,
Hilyeler seni tarife yetmedi Efendim!
“Vemâ erselnâke rahmeten li’l âlemin”
Müzehhib altın altın işledi ismini Efendim,
Nakkaş rengarenk edeple kapadı sûretini,
Varak varak çoğaldı kitabın özünde sevgin,
Vesületü’n-Necât oldun şairin dilinde Efendim…
Nabî gibi özledik seni Efendim,
Edepten yoksun bir çağdan selam ediyoruz,
Ey kûy-i mahbub-u Hüdâ,
Ey nazargâh-ı ilâhi,
Ey makam-ı Mustafâ!
Mevlâna gibi özledik seni Efendim,
"Yâ Habîballah, Resûl-î Hâlik-i yektâ,
Ber güzin-i Zülcelâl-î pâk-ü bîhemtâ,
Ey nâzenîn-i Hazret-î Hakk sadr-ı bedr-î kâinât,
Ey Nûr-ı çeşm-î Enbiyâ!"
Âkif gibi özledik seni Efendim,
Necid çöllerine serildi ruhumuz kor kor…
Serin serin nefesini aradı bu ten Efendim,
Bir Seylan’lı gibi düşemedik harim-i pâkine….
Düştük pervasız bir çağın kalbine Efendim,
Çilesiz, dertsiz, aşksız, kalpsiz...
Mevlîdinle coşuyor ancak kalplerimiz…
“Ey sevgili, en sevgili! Efendim!
Uzatma dünya sürgünümü benim
Bütün şiirlerde söylediğim sensin
Suna dedimse sen, Leylâ dedimse sensin"
Ah Efendim!
“Ey kupkuru çölleri cennete çeviren gül
O bayıltan renklerinle gönlüme dökül
Vaktidir ağlayan gözlerimin içine gül
Ey kupuru çölleri cennete çeviren gül”
Binler sana salât ve selâm olsun,
Doğum günün kutlu olsun Efendim!