Sayın ziyaretçi, AllaTurkaa sitesine hoş geldiniz.
Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz.
Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz.
Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz.
Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.
Ya hep, ya hiç…
Belki… Fakat bazen "Orta" da güzeldir, yerine göre. Ben hem münferit, hem mutedil olmak isterim, azami bir nizamsızlıkda azami bir nizam ararım, hiç kimse benim kadar derbeder ve muntazam olmamalıdır, hayatımda bunu az çok tatbik ettim, iki zıt kutupta aynı zamanda seyahat çok güç, fakat imkansız değil; bununla beraber istiva çizgisinde bulunmanın zevkini de inkar etmiyorum; yalnız, para meselesinde "Orta", zahmete değmez. Çünkü alelade refahımızı temin eden paranın fazla kısmı gururumuzu tatmin içindir. Bunu manevi sahada da yapabileceğimize kaniim. Kuvvetlerimi ikiye ayırmaktansa, yalnız bir sahada azamiye gitmeyi tercih ediyorum. Bir bütün, iki yarımdan daha iyidir
Peyami Safa - Bir Tereddüdün Romanı
Aşk bir melekedir. Onun tekniği uzun bir hasretin şiddetli bir ihtiyaç haline getirdiği samimiliği bertaraf eden bir ustalık istiyor. Aşk bir hayaldir ve realitenin bu kadar bol ışığına dayanamaz. Onun kendisine göre bir itiraf tekniği olmalı.
Peyami Safa - Matmazel Noraliyanın Koltuğu
Niçin, sen artık dünkü sen değilsin? Niçin, biz bugün ikimiz de kıymetli bir şey kaybetmiş gibiyiz? Niçin bugünün düne benzemiyor? Niçin dünkü gibi rahat adımlar atamıyorsun? Niçin böyle oldun?
Peyami Safa - Fatih Harbiye
Ruh sahasında herşey mümkündür. Ruhun güzelliği de orada değil mi? Namütenahi tesirlere göre namütenahi şekiller almağa müsait bir cevher oluşu değil mi? Ruhun alçısından istenilen kalıplarda ve istenilen nüanslarda heykeller yapılabilir; fakat bu kalıpların üstünde cemiyetin de parmakları vardır.
Peyami Safa - Biz İnsanlar
İnsan dünyaya bir güzel an yaşamak için gelmiştir. Üst tarafı manasız tekerrürlerden ibaret. Bütün iştahlarımız, yemeklerimiz, uykularımız, çalışmalarımız birbirinin aynı. O güzel an bir daha tekerrür etmez. Niçin yaşamalı?
Peyami Safa - Selma ve Gölgesi
Aşığa Bağdat yakındır.
Peyami Safa - Selma ve Gölgesi
Fakat dostum insanın ruhu yazı tahtası değildir ki üstündekileri sildikten sonra yenilerini yazmak mümkün olsun.
Peyami Safa - Selma ve Gölgesi
Yalan ve Aşk
Samim hayalen konuşuyor:
"Kaç defa sana yalvardım Meral, yalanın mevzuundan, sebeplerinden, neticelerinden ziyade kendisinin çıldırtabileceğini sana kaç defa anlattım. Aşkta masum yalanların suçlularından daha tehlikeli olduklarını, daha doğrusu, en iyi niyetli, fakat gizli tertiplere dayanan yalanın, masum veya hiçbir çeşidine aşkın tahammülü olmadığını anlattım.
Peyami Safa - Yalnızız
Sevmek, belki de bir tek ihtirasın lehine bütün diğerlerini bastırmak değildi; bilakis aşk, sevilen şeyin içine bütün diğer ihtiraslarımızı doldurmaya benziyordu; bir insanın şahsında bütün ümitlerimizi, iştiyaklarımızı sevmekti.
Peyami Safa - Biz İnsanlar
Izdırabın verdiği intibah zamanlarında, kendi kendini aldatmak, başkalarını kandırmak kadar basit değildir ve insan kendi içindeki adaletten ürkmeye başlar.
Peyami Safa - Fatih Harbiye
Ah, insanlar niçin her şeyi anlayamıyorlar? Beş dakika, on dakika, yarım saat kendilerini unutsalar, kendilerini karşındakinin yerine koysalar, tam onun gibi -fakat hiç eksiksiz ve tam- onun gibi duysalar, her şey ne kadar yerli yerinde olacak. Hayır! İlla ki zıddiyetler,öfkeler, yanlış anlaşmalar, kıskançlıklar, inatlar, şüpheler, hakim olmak arzuları...
Peyami Safa - Fatih Harbiye
Görülecek, işitilecek tadılacak, okunacak, yazılacak, yapılacak o kadar şey birikiyor ki, bundan sonra hayatımın bütün bunlara yetişemeyeceğinden korkuyorum.
Peyami Safa - Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
En çok düşündüğümüz kelimeyi en az kullanmaya bizi mecbur eden gururumuzu aldatmak için, Sevmek fiiline sözden başka ifade şekilleri ararız.
Peyami Safa - Yalnızız
bu dünya o kokladığın limona benzer. Yuvarlak, ekşi... Fazla sıkmaya gelmez,tadı kaçar. Yahut şeker karıştırmalı.
Peyami Safa - Yalnızız
- Düşünsene: Seni de sinirlendiren bazı haller, fikirler, insanlar yok mu hiç?
- Var tabii.
- Saadetini ve neşeni onlara borçlusun. Sana mücadele zevkini veriyorlar. Ve aradığın şey zaferden evvel, bu zevktir.
Peyami Safa - Yalnızız
İki tarafta da arzuyu gurura hesap vermeye çağıran iç muhasebe anları olmasaydı, kendi kendini yiyen aşkın işkenceleri ne kadar azalırdı.
Peyami Safa - Yalnızız
Öyle bir yaşta idim ve öyle bir mizaçta idim ve çocukluğumda o kadar az oyun oynamıştım ve aldatmasını o kadar az öğrenmiştim ki, yalan bana suçların en ağırı gibi geliyordu; ve bir yalan söylendiği zaman insanların değil, eşyanın bile buna nasıl tahammül ettiğine şaşıyordum. Yalana her şey isyan etmelidir. Eşya bile: Damalardan kiremitler uçmalıdır, ağaçlar köklerinden sökülüp havada br saniye içinde toz duman olmalıdır, camlar kırılmalıdır, hattâ yıldızlar düşüp gökyüzünde bin parçaya ayrılmalıdır filân... Zavallı mürâhik...
Peyami Safa - Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Ben yazı yazarken, nereye ve kime göndereceğimi bilmediğim, adresi meçhul bir mektup yazar gibi oluyorum. Kim okuyor, kim okuyacak bunu? Ve içinden ne cevap verecek? Her ne olursa olsun ben bu cevabı asla öğrenemeyeceğim.
Peyami Safa - Bir Tereddüdün Romanı
Bir roman ya yazılır, ya yaşanır. Ben sana hemen tutkun olduğumu hissettim, fakat yazmak için değil, yaşamak için! Ben sana kollarımı uzatıyorum ve sen, bana ellerini, dudaklarını uzatacağın yerde, yazmak için mürekkepli kalemimi uzatıyorsun.
Peyami Safa - Bir Tereddüdün Romanı
Bazen etrafımızda o kadar esrarlı bir hadise olur ki ince teferruatına kadar bunu sezeriz, fakat hiçbir şey idrak etmeyiz; ruhumuzun içinde ikinci bir ruh her şeyi anlar, fakat bize anlatmaz, böyle korkunç işaretlerle bizi muammanın derinliklerine atar ve boğar.
Peyami Safa - Dokuzuncu Hariciye Koğuşu