Giriş yapmadınız.

1

Sunday, 22.03.2009, 15:47

Eylül Cehennemi

Acısız sabah
Ölmeyen gün gözlerim
Ömür kurulu bir saat
Zindanlarda asılmaksızın
Akşama

Çığlığım karanlığı emerken
Ayın hüzün gözlerinden
Özgürlüğün yeşil ışığını
Boşalttım

Aşkın iliklerine


Yürekler solurken
Geceye saklandı
Akasya kokulu
Yapraklar

Siyah gölgelerin kalın kafaları
Ürkütürken sokakta sevgiyi
Kim bilir nasıldı
Aklı başında korkunun
Karıncaları

Yaşama içerlendiğim acı
Bulandı sessizliğin denizine
Kalbin ağrıyan kabına
Sığmadı cansız günahların
Kulakları

İçlerinde hep bir
Uğultu kustu
Yüzümün çatlak
Damarlarına

Kör gidişlerin yollarında
Çaresiz direndi kuşlar
Deli rüzgarın kaçağında
Gök sancısıyla
Kımıldandı

Haydi sığının kabuklarınıza
Çekin titrek ellerle
Maviyi üzerinize


Bırakın ağlasın gözlerde
Eylül cehennemi


Gün soyunup giyinmeye başladığında
Siz aşkı sarın sımsıkı
Koynunuza


Çevirin tüm ışıkları şehre

Saçlarınız zamanı okşasın

DaLGaKiRaN

Orta Düzey

  • "DaLGaKiRaN" bir kadın

Mesajlar: 307

Kayıt tarihi: Feb 27th 2009

Konum: Kayseri

  • Özel mesaj gönder

2

Sunday, 22.03.2009, 17:07

Bırakın ağlasın gözlerde
Eylül cehennemi


Gün soyunup giyinmeye başladığında
Siz aşkı sarın sımsıkı
Koynunuza


Çevirin tüm ışıkları şehre

Saçlarınız zamanı okşasın

teşekkrülerrr